Milli(!) Eğitim Bakanlığı yeni bir karar aldı: Yabancı dil öğretimi için ‘’yurt dışından’’ KIRK BİN öğretmen getirilecek. Bu karara HALT ETMEK derim Ben. Evet, özellikle kullanıyorum; HALT ETMİŞLER.

Sen devlet olarak yabancı dil öğretmeni yetiştirmek için Üniversitelerde bölüm açmışsın. Yetiştiremiyor musun? Yetiştiremiyorsan niçin halen açık? İşsiz bu kadar İngilizce öğretmeni var ve Sen, devlet olarak KADRO YOK gerekçesi ile ÖĞRETMENLİK KADROSU vermiyorsun. Fakat yurt dışından öğretmen getiriyorsun. Bunların maaşlarını NASIL VERECEKSİN? Gelecek öğretmen Türk öğretmenler gibi 900- 1000 dolar civarında maaş ALMIYACAKTIR. En az DÖRT BİN DOLAR vereceksin ( belki de bunların maaşlarını Milli Eğitim Bakanlığı vermeyecektir. O zaman şu soruyu sorarlar adama; BAŞKA BİR ÜLKE, Senin ülkenin çocukları İNGİLİZCE ÖĞRENSİN diye niye cebindeki parasını harcar? Demek ki, Onunda farklı(?????) hesapları var Türkiye ile ilgili). Onlara nasıl para BULUYORSUN? YOKSA ASIL MAKSAT İngilizce öğretmek DEĞİL Mİ? (bütün numara belki de BU SORUDA gizli)

Osmanlı ve Cumhuriyetimizin İlk Yıllarında Türkiye’de bulunan Yabancı Okullardaki öğretmenlerin (!) büyük kısmı öğretmen DEĞİL İSTİHBARATÇI idi. Biz bunu yaşadık ve 1924 – 1972 yılları arasında yabancı okulların sıkıntılarını yok etmiştik. Ayrıca yabancı okulların iki görevi daha vardı: Misyonerlik ( Bursa Amerikan Koleji buna en iyi örnektir) ve Kendi kültürünü yaymak (Fransa’nın Saint Joseph Lisesi gibi).

Ben açıkça BİLİYORUM Kİ ( iddia etmiyorum), gelen öğretmenler ‘’ kendi ülkelerinde özel kurallarla SEÇİLECEK’’ ve gelenlerin büyük kısmı GERÇEKTE öğretmen olarak gelmeyeceklerdir. Sadece KİMLİKLERİNİN meslek kısmı öğretmen gözükecektir. Türkiye ile ABD arasında ‘’ 1947’de imzalanan gizli anlaşmaya’’ bakın, ne demek istediğimi açıkça görürsünüz.

M.E. B. ’de ‘’ Milli Eğitimi Geliştirme Komisyonu’’ vardır. 1994’te, ALTMIŞ (60) üyesi olan bu komisyonun % 60’ı AMERİKALI idi. Düşünebiliyor musunuz; Milli eğitimin HER TÜRLÜ POLİTİKASINI belirleyen Komisyonda ÇOĞUNLUK Amerikalı. Daha ileri gideyim; Komisyon Başkanı L. Cook adlı bir AMERİKALI idi. Ayrıca ismi Haward Reed ve üvanı ‘’ Milli Eğitim Bakanlığı Bağımsız(!) Başdanışmanı ‘’ olan ETKİN bir Amerikalı daha vardı. ( Metin Aydoğan: Bitmeyen Oyun, s. 98)

GÖNDERİLEN öğretmenler, Ülkelerinden ( kendi açılarından haklı olarak) SEÇİLEREK ve ÖZEL GÖREVLE gelecek. Bu öğretmenlerin BİZE NE FAYDASI VARDIR? Böyle bir karar NASIL ALINABİLİR? Amaç Çocuklarımıza İngilizce’yi SPEAKİNG and LİSTENİNG şeklinde öğretmekse; Biz, Kendi öğretmenlerimizi bu ülkelere göndersek ( KARŞI TARAF KESİNLİKLE KABUL ETMEZ AMA) ve bu arada ÖZEL GÖREVLERDE VERSEK daha iyi olmaz mı?

Türkiye’ye GÖNDERİLECEK KIRK BİN yabancı öğretmen, 1971’de Ülkemize Barış Köprüsü adı ile gelen ABD’li askerleri hatırlatıyor Bana. Amerikalı bu askerler Türkiye’ye niçin gelmişlerdi? Neler yaptılar? Bilgimiz var mı? Belki hatırlarsınız, on iki- on üç yıl önce kış mevsiminde Bolu’da KAYBOLAN bir ABD’li albay vardı. Hiç düşündünüz mü O albayın Bolu dağlarında ne işi vardı? Sonra birden bire YOK OLUVERMİŞTİ? İşte ASIL BURALARDA ARAMAK GEREKİYOR geleceğimizle ilgili muhtemel PLANLARI. Komplo teorisi bunlar deyip GEÇİŞTİREBİLİR MİSİNİZ?

Yanıtınız ‘’ evet’’ ise, Size Ülkemizde bir dönem GÖRÜLEN ‘’ Komünizmle Mücadele Dernekleri’’ ile ‘’ İlim Yayma Cemiyeti’’nin arkasında KİMLER VARDI bakmanızı öneririm. Alın Size bir KAYNAK: Soner YALÇIN: Bu Müslümanlar ………………Benzemiyor (Tam da Ergenekon’dan gözaltına alınmışken).

Amerikalıların bu Ülkeye ilgisi Osmanlı zamanında başladı. Ancak Sultan 2. Abdulhamit’i aşamadılar. 2.Dünya Savaşı’ndan sonra 1947’deki Türkiye – ABD gizli anlaşması, Truman Doktrini sonra Marshall Yardımı ile AHTAPOTUN KOLLARI Türkiye’ye dolanmaya başladı. Nihayetinde ‘’ OLTADAKİ BALIK’’ oluverdik. Fakat balık 2011 yılına kadar DİRENDİ. Eğitim yolu ile gelecek Yabancı Öğretmenler SÖMÜRGECİLİĞİN isim ve yöntem değiştirmiş başka bir VERSİYONUDUR. Kültür Emperyalizmidir. Bunu da Küreselleşme ve Onun ALT BAŞLIĞI olan BOP içinde DEĞERLENDİRMELİYİZ. ( 2011’in ikinci yarısından itibaren ÜLKEMİZDEKİ en önemli tartışma konuları ‘’ eyalet’’ veya ‘’ konfederasyon’’ ile ‘’ başkanlık sistemi ’’ olacaktır BOP gereği. İşte altyapıyı hazırlamanın, basın ve gizli ikna teknikleri dışında bir yöntemi de İNGİLİZCE ÖĞRETMENLERİDİR. Abarttığımı mı düşünüyorsunuz? M. Kaddafi ‘de öyle düşünüyordu; Sarkozy, Fransa silahlarını Libya’ya satarken. İlk darbeyi Sarkozy’den aldı baskın şeklinde.

Benim AKLIMIN AL(A)MADIĞI ŞU: Mevki, güç, servet, şöhret gibi duygulardan herhangi birisine veya birkaç tanesine sahip olma isteği ÜLKEMİZDEN ve Ülkemizin çıkarlarından DAHA MI önemli? Bu nasıl bir hırstır ki, bütün tehlikeleri bilindiği halde YABANCI ÖĞRETMENLER teklifi ONAYLANABİLİYOR.

Ancak NE YAPARLARSAYAPSINLAR; ister adına vakıflar veya sivil toplum kuruluşları denilen Soros finansörlü kurumlar, ister kiralık veya satılık basın mensupları, ister ÇİFT PASAPORTLULAR HATTA iki ülke vatandaşlığını GURURLA (!) TAŞIYANLAR, ister TARAFlılar, ister Pensilvanya’daki İMAMIN ORDUSU hep birlikte gelsin; Türk Ulusu iki şeyden HİÇ BİR ZAMAN VAZGEÇMİYECEKTİR ( her türlü saldırı ve baskıya rağmen) : Ulusal Egemenlik anlayışına dayanan CUMHURİYETÇİLİK ve ULUSÇULUK ile TAM BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİ.

Benim MERAKLA BEKLEDİĞİM bir konuda şu: Her şeye görüş bildiren, üniter yapının ve Anayasa’nın TEMEL MADDELERİNİN tartışılabilineceğini dahi SÖYLEYEN, Yeni Anayasa’nın YILMAZ savunucusu TÜSİAD bu konu ile ilgili bir açıklama yapacak mı? Yanıtını da KENDİM vereyim: HAYIR. (Onların DAHA ÖNEMLİ PLANLARI VAR GELECEĞİN Türkiye’si ile İLGİLİ. Tam bağımsızlıkmış, Üniter Yapıymış, Milli gelirin% 84’ünü nüfusun % 16’sı, % 16’sını % 84’ü paylaşıyormuş, gelir adaletsizliği, işsizlikmiş gibi üçüncü derece konular PLANLAMALARINDA YOK. Olsaydı duyardık.)

Bütün bu sözlerimize rağmen; Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya gibi ülkelere kızmaya, ileri- geri konuşmaya HAKKIMIZ YOK. Onlar Kendi ULUSAL ÇIKARLARI bakımından YAPMALARI GEREKENİ gerçekleştiriyorlar.. HATAYI; KENDİMİZDE ARAYIP – BULMALI, ÇÖZÜMÜNÜ GETİRİP, UYGULAMALIYIZ. Hatanın kaynağı ise BELLİ… Ne işi var Benim Bakanlığımda (BAKANLIKLARIMDA) AMERİKALI UZMANLARIN…..